Şems'in, Mevlana'ya geldiği gibi,
Mecnun'un Leyla'sını övdüğü gibi,
Ferhat'ın, sıra dağları deldiği gibi,
İşte böyle severim böyle severim.
Şems-i Tebrizi Mevlana'ya yanar,
Gerçek sevenin kâlbi nasıl kanar,
Hallac-ı Mansur'un sonu, oldu dâr,
İşte böyle severim böyle severim.
Denizlerin dalgası elân durur mu,
Sevenin gözünde yaşlar kururmu,
Cânım sana feda desem olur mu,
İşte böyle severim böyle severim.