Ve sen eski günleri getirdin bana,
Bir cinayet masası kurdun önüme,
Gözlerin, sözlerinden daha mâsumdu,
Sen o ayrılıkları yine sevdirdin bana,
Siyâhı yine sevdirdin bana,
Gök yutkundu bugün,
Ne ağladı, ne güldü bugün,
Sen eski günleri getirdin bana,
Ne bahardı bugün ne yaz ne güz,
Bugün bir haber alıp, alamamanın neticesiydi,
Bugün muallak günüydü,
Bugün kesinlikler yok oldu,
Minnetin ateşinde oturttun beni,
Ve ben yine o kapanmamış defterlerle başbaşa kaldım,
Ve yine sen hatırlattın bana fânîliğimi,
Ey Tâhâm sen bir volkandın, ben dibinde çakıltaşı,
Mânâ, yazı, risk ve ezan...