Acı var yürekten yana
Hemde yana yana
Izdırabım kaleme düştü
Bahtımla pazarlık edemem bundan sonra
Sıvasız pirketlerin çürümüş ahşap direkleri
Bahçede mevsimlik giyinen kavak yelleri
Betona sıkışan bir avuç toprak terleri
Izdırabım özlemektir o çamurlu elleri
Dizimde kabuk tutmasını beceremeyen yaralar
Salçanın ekmekten taşıp öpüştüğü yanaklar
Aynada o günleri hatırlatan gri fotoğraflar
Izdırabımdır ki o kareden düşen yapraklar
Kısa cepsiz bir pantol
Rengi sanırsam kahve gibi
Omuzlardan yukarı tuttuğum eller
Siyah ve beyaz gerçek kareler
Yıkılmıştı o virane, geçti seneler
Izdırabım ki. o karede istenenler
O simiti kırık elespit çok paraydı
Harçlıklarımın hesabını yapamamıştım
Betonu seviyordum o zaman
Uçarcasına kavak altında gezmiştim
Izdırabım o dur ki.
Nefret ediyorum artık betonlardan
Izdırabım o dur ki
Özlediklerimi bulamıyorum
Izdırap mı? bazen anımı?
Babam sağımda anam solumda
Hani gözyaşlarımın rüyamda verdiği sözler
Nerede diyemiyorum ağlayamıyor gözler