Bir hikaye bu esti geldi
Ayşe bacı kanuni dedi
Yolda han yok kervan yok
Süleyman sultan idi kanuni idi
Yola çıkar koca hükümdar
Yol bu at nalı deve gölgesi
Han bu dere yanı çınar bölgesi
Uzun dur; Vesilesi kendi meselesi
Sülayman çıkar yola
Gidecektir Manis ağa ya
At yorulur kervan yorulur
Uğrarlar su sığırlığa
Bir anadolu kadını,
Bilmez mi hükümdar bilmez mi ağa
Yola giden ugrar su sığırlığa
O manda güder yolcu yoluna gider
Molası var Süleymanın mollası yok olsada
Yorgunluğu var hükümdarın heybeti çok olsada
İkram da bulunur Ayşe kadın bir tas ayranı
İçinde saman çöpü olsa da olmasa da
Şaşırır hükümlerin hükümü dar zaman da
Tasa ayran girene kadar saman girmiştir
Bu ne cürret, belki sarık kafada olmayınca
Manis ağa mı verecek aklı
Bu zamanda bu yolda
Merak iş verir sultana. Sorar
Be bacım adın ne
Ayşe der anadolu kadınım
Ayşe bacım saman bu
Tas ta ayran ayran da çöp
Neden dir?
Der anadolu kadınım der Ayşe bacım
En samimiyetin en anlamlısı ile
Ayranım soguktur hükümdarım
Saman sizi yavaşlatır zaman yavaşlatmasada
Soguk bu hızlı içilmez
Tadı damagınıza varmasada
Haklısın Ayşe bacım
Akıllısın Ayşe bacım
Bir hükümdar da olsak
Bir bilegeye de danışsak
Tadımız vardı hem damağımıza hem aklımıza