Bir yaşıma daha girdim
Yetmiş milyonda bir
Herkesle bir
Haydi gönlüme gir
Bir tutam güldü verdiğim
Ellerim titrerken
Sıkmıştım sevinçten
Acısını farketmeden
Bir damla su
Ne senden
Ne de gökyüzünden
Güle düşen
Şimdi baktım gül solarken
Umutlarım ağlarken
Ellerim titrerken
Sevinçle sıktığım gülden
Elimde kalan dikenler
Kalbime batarken
Parçalarken
Gözlerim değil
Göz yaşlarım ağlarken
Soldu güller
Bitti dünler
Bir damla su
Yağmadı gökyüzünden
Ne de senden
Canımı acıtıyo dikenler
Ah bu şiirler olmasa
Kime anlatılır
Dertler ve kederler
Bir yaşıma daha girmişken
Bir yaş daha gördüm
Yada aynı kefede görüldüğüm
Dağlarda peşmerge
Köşe başında eroin çeken gençlerle
Yetmiş millyonda
İçlerinde yaşayan itlerle
Ne farkeder
Bir gül versek
Gönülden sevsek
Umutsuzca beklesek
Taner, Soner, Şener hepsi erkek
Bir kefeye koymak gerek
Ellerimle sıktığım gülden
Yaşadığım dünden
Bir diken çıkarttım
Avucumun içinden
Geride kalan yara
Kapanır üç gün sonra
Aynı kefede olduğum itler
Hayat bu ne farkeder
Gönlüne giren gözler
Sevdiğinden gelen sözler
Kalbime açtığın yara
Nasıl kapancak ömür boyunca
Gözüne görülmeye çalıştığında
Faydasın siyah gözlük arkasında
Görünen tek şey
Sadece kara
Hayat bu işte
Acı keder dolu kapkara.