Vedat Okkar - Haydi Sende Benimle Seyret Kaptan

Umutsuzca yarınlara yelken açmışcasına
Yunuslar ışık tuttu yoluma
Gözlerimi kapattığım anda sen çıktın karşıma
Hep sen vardın yarınlarımda
Umutlarımda
Umutsuzca


umutsuzca umutlara doğru yelken açmıştı aşk gemisi
yelkenine hışınla vuran rüzgar olağanca heybetli
ne dalgalar ona engel ne ucsuz bucaksız deniz.
gemi dalgalardan aştıkça yüzünde gülücükler açan kaptan
üzerinde rüzgarlara engel bir kaftan,
yere bakan yürek yakan yarınlarını denizlerden seyreden,
hadi sende seyret kaptan.
hep doğru yolunda seyir et ne engeller seni yıldırsın
ne dalgalar sana kamçı vursun
açıl uzaklara yolundaki engellere göğsün gergin dursun.

rüzgarın heybeti ile açılmıştı enginlere
zaman zaman mola verdi kendince
yunuslar eşlik eder oldu çaresizce beklediği geleceğine
sofrasında hep bir somun ekmek
peynirle katık ederken yediği sadece bir dilim ekmek
bir parçasını yunuslara atar yunuslar yoluna ışık tutar
bir parçasını umutlara atar umutsuzca bakar
kalanı aşkına saklar aşk ona çok uzaktan bakar

derken bir rüzgar daha sert esiyo kuzeyden kuzeyden
yelkenler fora rüzgarın kuvveti yine yanında
bir adım daha yaklaşmak için umutsuzca umutlarına,
aşk hala çok uzakta

seyrettiği yolda uzaklarda görünen kara
gökyüzüne açılan bir yelken daha
bir yelken daha
bir mola için göründü kara
yorgunluktan çökmüş bedeni
demir attı yalnızlık gemisi

kendini attı kara parçasına
üzerinde eski bir kaftan
balıkçılar aynı ağızdan hoş geldin kaptan

limandan çıktı ufak şirin bir kasabaydı
karşıda görünen bir hotel
bir oda lütfen
kendisi için hazırlanmış bir yatak bir duş alıp yatağına yattı kaptan

açtığında gözlerini gün ışığı penceresinden içeri girdi
üstünü değiştirdi kaftanını sırtına geçirdi resepsiyona indi
bekleme solonundan gelen bir ses
- hoşgeldin kaptan
tanıdıktı ses arkasına dönemedi bekledi bir ses daha
-günaydın hoş geldin kaptan
sessiz bir günaydın dedi ama çok derinden arkasına döndüğünde
gördüğü umutsuzca engelleri aştığı uzakta saydığı aşk tı ta kendisi
karnım aç kahvaltıma eşlik edermisiniz hanım efendi
-senelerce beklediğim andı bana sunduğun kaptan
herşeyin başıdır sıcak kahvaltı gönlümün ışığı
içinde sakladığı 28 senenin hasreti beklediği huzur duygusu o an ortaya çıktı tüm heybetiyle içinden seni seviyorum umutlarımın ışığı diye bağırmak geliyordu kaptanın.

kahvaltı yapıldı sohbet sohbeti açtı herşey çok hoştu
gönlü çoştu masada duran gülü vazosundan çıkartıp umutlarının ışığının saçına taktı ufak bir tebessüm ışıldıyan gözler ile ince bir ses
-teşekkürler kaptan
gözlerinde dalmış hayaller ülkesinde yaşar gibi ilerleyen saatler
saatleri getirdikçe zaman akıp gittikçe umutlanmışdı kaptan içten içe

eli eline değdiğinde kalp atışı çoşmuştu içten içe
gözlerinde daldığı andı
herşey çok gizliydi saklıydı
biraz daha yakınlaşma oldu bir anda
sımsıkı sarılmışlardı birbirlerine
bu bağ hiç kopmasın diye
derken uzaklardan gelen bir ses
-kaptan
sonra gel beyfendi
-kaptan
sonra gel beyfendi
-kaptan
-kaptan
efendim
-kahvaltı servisiniz geldi kahvaltıdan sonra çevreyi dolaşmak için rehber istermisiniz kaptan
sağol istemem
-günaydın kaptan
-günaydın kaptan
-günaydın kaptan
günaydın yarınlarım
günaydın umutlarımın ışiğı gönlümün sarhoşluğu günaydın arkadaşlarım günaydın dostlarım
yolcu yolunda gerek rastgele balıkçılar
yelkenler fora hadi bakalım arya
-yolun açık olsun kaptan
yolunuz açık olsun arkadaşlar
hoşçakalın dostlar
hoşçakalın.....