Ve ne vakit ölsem aklıma sen geliyorsun
Üstüme örtülen her şeyi yırtıyorum
Beyaz kefenimi bile
Ne vakit ölsem,
Ağlıyorum,
Aklıma sen geliyorsun o vakit
Kızıl bir kan damlıyor gözlerimden
Ne vakit ölsem
Bir minareden atıyorum kendimi
Üstümü örten ak bir örtü oluyor hep
Kayığa binmiş yalnız bir yolcu oluyorum ben…
Ne vakit ölsem sen çeliyorsun aklımı
Bir de kara tenli çocuklar
Ve ne vakit ölsem
Gece oluyor,
Gün geç kalıyor hep…
Ya yarınlar kederli bir parka giyinirse sırtına?
Ve kara kış ayazında üşütürsem aklımı?
Belki de bir tek sızı kalır geriye…
Aklıma sen geliyorsun
Ben biraz daha ölüp,
Ölüp diriliyorum…
Ben yazarken utanıyorum,
Ne vakit yazsam,
Ya geceye ya da güne mahkûm oluyorum
Sonra aklıma sen geliyorsun
Ne vakit ölsem
Aklıma sen geliyorsun…