Hani denir ya bazen;
Bulaşma, uzak dur, yakma kendini!
İşte öyle olmuyor;
Yaklaşırsın, bulaşırsın ve yanarsın...
Öyle yanar ki ellerin,
Öyle kanar ki yüreğin,
Gözlerin titrer,
Ağlayamazsın…
Ama bilirsin;
Uzaktaydın, yaklaştın
Elini sürdün, bulaştın,
Sonunda yandın, dayandın,
Gözlerin ağlamaklı…
Hani an olur,
Nasıl da çaresiz kalır gözlerin,
Biri görse,
Sol gözünden Dicle, sağından Fırat ağlar billahi!
Demişlerdi,
Ama öyle olmuyor,
Sen, hep bile bile yakarsın ellerini
Bile bile vallahi…