Hangi yüreğe dokunsam içimi acıtıyor
Hangi çaresize seslensem boğazımda düğümleniyor sözcükler
Çıkmasam sokağa bakmasam ve görmesem diyorum, kahrediyorum kendimi
Kimin kapısını aralasam kendime, karartımı görüyorum içerde
Sonra yüreğim kırılıyor orta yerinden, bin parça
Kendime susuyorum onları dinliyorum gene
Yok, olmayacak bu böyle diyorum kendime
Düşünmek lazım bakmak lazım hal çaresine
Elde avuçta ne var diyorum
Sonra dinliyorum acılarını
Kendimle besliyorum onları
Kendime alıyorum yüklerini biraz
Ağırlaşıyorum sonra her gün biraz daha
Kendime ağır geliyor ellerim
Ayaklarımı sürüyerek yürüyorum yolları
Ağırlaşıyorum biraz daha, acıyorum, ağlıyorum ara sıra
Hangi sokağa baksam kendimden bir parça
Şehirlerini dolaşıyorum dünyanın
Sevincimi hüznümü ve ağırlıklarımı sırtlanarak
Hangi yüze baksam, biraz seni biraz da kendimi görüyorum
Çocuklar geliyor aklıma, çocukları tüm dünyanın
Eti erimiş derisi kemiklerine bir çocuklar
Hırpalanmış bedenleri geliyor ve gözlerimin bebeğine sarılıyorlar
Sokak çocuklarını görüyorum, minik elleriyle yaşamı zorlayan
Sonra aklıma mutlu çocuklar geliyor, ağırlaşmışım artık
Yüküm bana zor geliyor, sonra fark ediyorum
Bütün çocukların yüzleri aynı gülümsüyor
Gülüşleri gelince aklıma, tüm çocuklar aynı nehirden yıkanmış sanki
Ağırlaşıyorum gün geçtikçe, çocukları aklımda sokakların
Sokağa çıkma diyorum, gezme sokakları ve bakma yerden göğe kadar
Olmuyor, delirmekten korkuyorum, sonra biraz daha ağırlaşıyor yüküm
Olsun diyorum sen yine daha fazla bak o çocukların gözüne ve gökyüzüne
Gülümseyişlerini de unutma diyorum sonra
Renkleri ayrı her birinin, saçları gözleri
Boyları ayrı, kiloları ayrı, dertleri ayrı diyorum
Ama hepsi aynı gözle ve gülümseyişle bakıyorlar bana
Diyorum sonra, umut var elbet
Bırak diyorum ağırlaşsın yükün
Bırak diyorum sen vazgeçmekten bahsetme
Bakmaya çocukların gözlerine, yeryüzünden göğe kadar