Senli günler bittiğindeydi
Bir şubattı
Olümüne soğuktu
Yalın yürek
Bomboş tarlalarda
Karlar üstünde yürüyorduk.
Uzundu yolumuz
Ufuklar kardı.
Gök;
Tipi borandı
Dolu dolu yağıyordu
Yokluğun.
Etrafımızdaki her şey
Kar altındaydı.
Sonra seni gördük
Kardelendin artık bize
Ayaklarımızın dibinde
İçimizden kopan
Bir umuttun
Bizi yaşatandın.
Adı Ardahandı
O yoksul kentin
Bir evdeydik
Mahallesi Karagöl.
Konuştuk seni umut
Bir demli çaya katıp
Isıttık yüreğimizi
Evin içi doldu yıldız.
Masamızın üzerinde
Ulaşılmıştı sanki
Göklerin en güzeline.
Nüsretce bir gülüş
İnadına karın
Sarı sıcak kardeşce.
Küllenen bir sobada
Tezekleri galar gibi
Korun yüreğine;
Nüsretce bir umuttu
İşleyen yüreklerimize.
Yılları deviren
Cocuklar büyüten
Yoksul köylerde
Issız karlı yollarda
Kimselerin göremediği
İzler açan bir umut.
Yılan yıllardır
Biz değiliz diyor hocamız.
Sözlerinde eriyor
Sanki buzullar.
Yarına inancı
Mutlu, umutlu,buğulu
Demli bir çay kıvamında.
Ardahanda;
Kazım Karabekir İlkokulunda
Tahta zemin üstündeyiz
Karlar ortasında
Kapalı yollar ortasında
Hayatı öğreniyoruz
Bir şeyleri satın almadan
Ve bir şeyleri satmadan.
Hala öğreniyoruz
Kah Darıca da
Kah Bornovada
Kah Brükselde.
Nüsretce gülüp
Nüsretce umut ediyoruz.
Şairce düşlüyoruz
Gelecek güzel yarınları
Kardeşce insanca
Yaşanılası günleri.