Bir son.
Yaşamda ağrılı;
Buhranlarda ezik.
Duvarlarının altında kalmış;
Bir kent.
Soluk bir sonbaharda;
Tüten bir sobadır memur.
Soluk bir sonbaharda;
Dökülen yapraklarını,
Tutuşturur ve ısınır memur.
Kendine kalır gövdesi.
Ve güne güler;
Açık da kalan kökleriyle.
Uzanır döşeğine.