Aşk;
Kaygan bir zeminde
İnatla yol alma uğraşı.
Ve düşmenin
Acı çekmenin vereceği
O amansız korkuyu
Hazza dönüştürme sanatı.
Ve olmazların
Önü açıldıkça artan
Tutku,korku
Daha çok üstüne gidilen
Hızla çarpan kalpler
Her sabah düşülen
Buhran kuyuları...
Özgürlüğünü
Benini aldığını sanar
Çekilirsin geri.
Düşlere düşer
Geleceğini düşünür
Atılırsın ileri paradoks
Ve alıcı kuşlar
Mekik dokumaya
Düşün denizini didiklemeye başlar
Gece gündüz...
Zamana asılmış bir sarkaç gibi
Bir geceye bir güne düşersin...
Mavi kalplerin
En kuytusunda
Bir yerlerde saklanır aşk
Bu eşsiz bir dengedir
Artık baktığın gözler
İçtiğin su
Akan nehirler
Sessiz ve sakin
Sonsuza yayılan denizler
Senin değildir.
Beninin içinde
O eşsiz ve bin kollu
Bir çınar gibi yükselmiştir.
Ne kökü kopar
Ne yaprakları solup düşer
Kabul etmelisin.
O senindir artık
Olmasada yanında
Ekilmiştir ayrık otları
Mavi kalplere
Sökemezssin...