gece olup ta
el ayak çekilince
çıkarıp adem giysilerini
hiçliğin hırkasını giyerdi
o ki
harflerin efsununu iyi bilir
billur kağıtların derisine
alemlerden varlığa doğru akan
kelamı nakşederdi
ne rahminde taşımış olan bilirdi bu yönünü
ne yanı başında bulunanlar görürdü
ona bir tek o gecelerde
gümüş kanatları ile
sevgini nuru eşlik ederdi