çürümenin kokusu sarmış&bizi
inadına bir coşku ve eğlence tutkusu
döndürüyor başımızı
oysa düşecek az sonra gövdemiz
tüm mezarları avuçlayıp yutacağız
ölülerin bilinci ışık yakacak amansız yok oluşa
sadece kan ve ter peşinde koşacağız&arsız
çaresiz bir suskunluğa dönüşecek gerçek
tüm bildiklerimizi sustuğumuzda
ve bizi gerçekten duyan olacak&sonrasında
içimizde yeni özlemler&umutlar
duru vuslatlar mayalanacak
yeniden haykırma yetisi kazanacak koca bir halk
yeniden kanat çırpacak
çürümüşlüğün dingin tanıklığında
özgürlük anahtarı kalbimizin en karanlık sokağında
açacak kilidini
aydınlık ancak o zaman
kucaklayacak karanlığı
kendine yeni güneşler çizmek için yüzümüzde