Kanatlı dirsekler ve göz oyuklarıyla
Çelikten gövde heykelleriyle bu insanlar
Belirirler mi,
Bulut yığınları hazır
İfade etmek için onlara,
Bu harika-insanlara! –
Ve bebeğim bir çividir
Çakılmış, tümüyle çakılmış.
Feryat eder kendi iç yağında
Koklar uzağı kemikler.
Ve handiyse neslim tükenmiş benim,
Üç dişinin keskinliğini hissederim
Başparmağım üstünde –
Ve o yıldızı,
Ve o eski öyküyü.
O patikada kuzular ve yük arabalarıyla karşılaşırım,
Kırmızıdır toprak, anne kanı misali.
Ey ışık huzmeleri gibi
İnsanları yiyen sizler, rahat bırakın
Bu tek
Lanetlenmiş aynayı,
Kumrunun katli yanında,
O görkemi
O gücü, o görkemi.