Soygun
Misafirler vardı evde,
Hiç haberim yoktu şeyde,
Baktım ki bir kalabalık var,
Dedim bakım hele ne var.
Zalım Şevket armut satmış,
Meğer bizim köyde yatmış.
Dedi minibüs gidiyor.
Dedim nereye varıyor.
Baktım bindiler yan yana,
Dedi gider Bülbülhana.
Kazım dedi ulan piç bin,
Baktım belde çözüldü kin,
Dayım bende aldı silah,
Dedim sür git şoför yallah,
Bende bindim minibüse,
Taktı ikinci vitese,
Neredeyse saat geldi dokuza,
Vitesi dörtledi dokundu gaza,
Araba tepeler köyünü geçti,
Baktım şoför kapısı açtı.
Baktım birden yere atladı,
Dedi ki artık teker patladı,
Üç defa yaptık yine bozuldu,
Zavallı şoför buna üzüldü,
Tam gelmişti artık yeri,
Taktık biz yedek tekeri,
Ya nasip diyerek marşına bastı,
Lastik patlamaz ümidi kesti,
Taktı dördün vitesine,
Girdik şeytan deresine,
Araba virajı döndü,
Önünde taşlar göründü,
Nasıl ki taşlara vurdu,
Hırsızlar önünde durdu,
Şeytan deresinin hırsızları,
Dedi ki çıkın dışarı,
Dedi herkes çöksün yere,
Üstü kaya altı dere,
Nasıl ki aradı bizi,
Cebimde aldı beşyüzü,
Ne sigara ne de gözlük,
Ne saat kaldı ne de yüzük,
Kimi parayı sakladı,
Hırsızlar bunu akladı,
Sabah oldu ara ara,
Hırsız bırakır mı para,
Sabah oldu hırsız gitti,
Bizim işte böyle bitti,
Aldılar bizde böylece haracı,
Soydular böylece yedi aracı,
Şeytan deresi tuzak oyunu,
Böylece aldılar üç milyonu.