Bu kent ölürken
Çığlıklarını duymadı kimse
Ne acılı sirenler çalındı
Ne trafik açıldı
Ne de kırmızı isikta geçildi
Usuldu
Bir başınaydı..
Içten içe kanayan bir yaraymış
Nice zamandır
Kaldırım yosmaları söyledi
Bir kutu ilaç bosaltmış beynine
Otopsi yapılmadı
'Gerek yok' dedi, geçti doktor
Sessiz bir merasimle
Toprağa verildi..
Gülümsedim geçerken
Taze maunun kokusunu duydum
Öyle çok yanılgı sırtlamış ki
Incecik bedenine
Taşıyamadılar
Düş kırığı tahtalar..
Her gece rakısını içermiş
Bulutlara sevdalıymış
İntihar olmasa
Siroz olurdu diyorlar
Ne acı
Iki dudak arasına
Sıkıştırmışlar ölümü
İlacımı içtim anne
Beni de farketmeyecek
Duymayacak kimse
Ama ne olur yine de
Sen üzülme..