Bittik ey dost, bittik ey dost
İşte geldik gittik ey dost
Son dilekte sürûr dedik
Hüzne yazık ettik ey dost
Sevmeyi bilmedik çâre
Sulhu anmadı hançêre
Varsa yoksa yaz işledik
Güze yazık ettik ey dost
Gâh oruçtan, gâh namazdan
Medet umduk gâh niyâzdan
Dil yol olur sandık sana
Öze yazık ettik ey dost
Sûret zeki, batın alık
Dost, sana yol bulamadık
Senden ırak dost ararken,
Gize yazık ettik ey dost
Vakit tamam, mühlet heyhât!
Böyle geldi, gitti hayat
Senin için 'sen' dedikçe:
Bize yazık ettik ey dost.