Tabiat Ana
Bilmem kaç gün kaç gece oldu ve kaç ay
Uykuya yatmıştı, pervasızca
Yeniden yeşermeyi bekliyordu, o usulca
Bir uzun kış uykusu, bir uzun istirahat safhası anlaşılan,
gün gelip çatı işte
Cemreler birer birer düşmeye başladı
Önce havaya, sonra suya, sonra toprağa
Filizleni verir artık yüreği ve bahar işte
Yağmurlar çiseliyordu
Dışarda toprak kokusu,
İnsanın iliklerine kadar kokluyası gelir işte
Tabiat anna göz kırpmaya başlamıştı bizlere
İşte yaşam belirtileri görülmeye başladı
Bir sevinç edasıyla, coşası gelir insanın
Arkasında gülücükler dağıtırcasına,
Çiçek açı verir koca yüreği
İşte o anda şad olyur yüreğim,
Binlerce kez teşekür edesim gelir HÜDA'ya
Bizlere bağışlamıştı yine, tabiat anayı
Sevdası ise, ilmik ilmik işlenmiş yüreğime
Bereket saçar ufkunda,
Yine dağıtır İsteklerimizi
ve nimetlerini minetsizce
İnsanlarsa Şükürsüz,koruyamıyorlar kendisini,
Her geçen gün, yine damarlarına
Enjekte eterler pis zehirini
Ve kandilerine döneceğini de bile bile
Kışında yazı yaşar olduk, Yazında kışı
Canıyla oynadık, yalan misali
Savururuz yorgun bedeninini, hoyratça
Nasıl dayana bilsinki, bu fırtınaya
Tabiat ana, solar endamı yavaş yavaş
Kurutu veriyoruz her geçen gün Tabiat anayı
Oysa İyilik yap ta gör, belayı gibi
Yaptığı iyiliğin bedelini çekiyordu gün be gün
Biti veriyor güzelikler birer birer,
Kıyametler kopuyor yüreğinde
Biz ne zaman uyanacağız ki, ölüm uykusundan
Bitsin ihanetler, bitsin bu zulüm
Sonun başlangıcına ramak var
Zararın neresinden dönsek kar var bizlere
Umuz var, ışık var, ve bütün olumsuzluklara inat
Gelin canlar bir olalım, omuz verelim yaşatalım,Koca tabyat Ana'yı
Bu garip Şebap'ın yakarışı iste.
Yokse yok olacağız hepimiz, bu gidişte
28.02.2007