gidişinle öksüz kaldı o çok sevdiğin güvercinler.
bizlerde güvercinlerin gibiyiz öksüzzüz sensiz.
dahada beteriz hatta, onlar şanslı.
bazen senin güvercinlerinden biri olmayı diliyorum.
keşke sonsuz sevgini yaşasaydım ama gidişinin farkında olmasaydım.
kaldığım yerden uçmaya devam edebilseydim.
keşke keşkeler olmasaydı sen gitmeseydin ben kalmasaydım..
yüreğim bukadar acımasaydı.
gözümü kapadığımda sağlıklı günlerini hatırlayabilseydim
sen nasıl yürürdün öyle uzun zaman yattın ki yürüyüşünü unuttum.
öyle acılar yaşadın ki mutlu anlarını unuttum..
seninle olan hatıralarım yarım, acı günler öyle çok ki kendilerine yer açmak için iyileri silmiş sanki
yaşayamadığın ne çok şey var. ve yaşadığın ne çok keder..
yaşın nekadar küçük, sabrın nekadar büyüktü.
ne kadarda güçlüydün hiç yıkılmadın yıkıldıysanda bize asla hissettirmedin.
hep birbirimizden gizli ağladık, ama beraber güldük. (içimiz de kanlı yaşlarla)
şimdi alenen ağlıyorum kimse yokken :)
ama sen biliyorsun, bilmeni istemesemde biliyorsun ağladığımı
maksadım seni üzmek değil üzüntümü akıtmak.
ama dökülen gözyaşları kalandan damla eksiltmiyor.
sana bir itirafım var gülüm;
asla sana göründüğüm kadar, senin kadar güçlü olmadım olamadım.
şimdi yıkıntılar arasından küllerimi savuruyorum acılar denizene..
yangının okadar büyük ki, ardında bıraktıkları savur savur bitmiyor.
hasretin öyle derinki zaman merhem olmuyor..
gittiğin yerde huzurlu ol can suyum,
hayat dediğin 3 gün.
yaşamak görevimi tamamlar tamamlamaz yanındayımm.....