Ham ayrıldık biz sıladan
Avuçlayıp içerdik sularını
Derin,dereden,yeğin,özden
Gece mavisi düşlerimiz
Engin bir deniz olurdu
Bir ezgi düşerdi akılıma
Hep birlikte söylerdik
Yalan dünya bomboş diye
Gecenin en karanlık yerinde
Anlımızın akı aydınlatırdı
Sabah güneşi gibi
Ne zaman düşlesem seni
Nutkum tutulur söyleyemezdim
Kavgalı sevdalı bu şehirde
İnce belli bir yosma gibi
Her sabah sol göğsümüzde
Haykırsak duyulmaz
Susarız suskunluğumuz
Dil bilmediğimizden değil
Sessiz bir çığlık
Gizli bir isyan,bu şehir
Olmaz demeyin
Özlüyor insan memleketini
Ekmek gibi su gibi
Olsa diyorsun şimdi
Kıvrımlı bir çörek
Yeşil çökelekli,bir dürüm
Bir yudum su bir bardak çay
Seviyorum bir tadımlık da olsa.
Kadın sever gibi seviyorum
Kuşluk vakti
Yayla çiçeklerini Ve seni...
Biz aynı yolun yolcusuyuz
Bırakmadan hayallerimiz bizi
Tutan olmazsa elimizden
Ver yansın edelim seninle
Gelmişine geçmişine
Bu dünyanın gün görmemişine
Her ne varsa
Bir kaç kadehle saralım
Masum öpüşler den kalma
Aklımız beş karış havada
Sizde nasıl söylenir bilmem ama
Bizde bir söz var hani
Kendi düşen ağlamaz derler ya
Ben ağladım
Ondan sevmiyorum seni ankara...