Petekten mi süzülmüş? kadehten mi dökülmüş?
Bir mahur beste gibi haz verir dudakların.
Bakışların kalbimi sevdaya çağırmakta,
Dilin hayır dese de, söz verir dudakların.
Rengiyle gülşendeki gülleri utandırır.
Bir şule saçar bağa, bülbülleri kandırır.
Taşları tutuşturur, mermerleri yandırır.
Volkanlardan lav alır, köz verir dudakların.
Ölümsüzlük bağının meyvesidir, barıdır.
Güneşten yanan dağın zirvedeki karıdır.
Şu tükenen ömrümün dört mevsim baharıdır.
Gönlümden kışı alır, yaz verir dudakların.
Bir sonsuzluk çiçeği, gülün fidesi gibi,
Düşüp onun peşine arşa gidesi gibi,
Vuslat günü içilen aşkın badesi gibi,
Sadri'nin ölümüne hız verir dudakların.