Uzunca bir süre yoldaşlarının yüzüne baktı
Öfkeden mosmor kesildi ilkin donuk ışıkta,
Boz bulanık çimento tozları,
Sis dumanı bulutu içinde,
Huzursuz uykularındaki ölümle içi sızladı.
Gece vakti, düşlerindeki ağır yükün
Altında çeneleri oynadı,
Var olmayan bir şalgamı çiğneyerek.
"Çekil geri, bir başına bırakma, karış içlerine,
Git. Hiç birini yoksun bırakmadım ben,
Ellerinden almadım ekmeklerini.
Hiçbiri ölmedi ben görevli iken. Hiç biri.
Dumanınızda yitip gittiler.
Yaşıyor ve nefes alıyorsam yemek yiyor
Su içiyorsam, uyuyor ve giyiniyorsam,
Bu benim hatam değil."