Uğrum sıra giden boz atlı Hızır,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Şu iki aleme olmuşsun nazır,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Sığanmıştır ağca kolda bilekler,
Hak katında kabul olsun dilekler,
Arş yüzünde secde kılan melekler,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Küseyim de ben yarime küseyim,
Siyah zülfün mah yüzüne asayım,
Kerbela'da yatan İmam Hüseyin,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Hani şu dünyanın toprağı taşı?
Akıttım gözümden kan ile yaşı.
Urum illerimin Hacı Bektaş'ı,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Ak saya giyinmiş, incedir beli,
Ben pirimi gördüm, tatlıdır dili.
Tanrı'nın arslanı Hazret-i Ali,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Gıcılar da dağlar başı gıcılar,
Çıkmaz oldu içerimden acılar.
Arafat Dağı'ndan gelen hacılar,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Dünyayı sorarsan; bir dipsiz anbar,
Ali'nin yoldaşı Zülfikar Kanber.
Kabe'yi yaptıran Halil Peygamber,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Deryanın yüzünde dönen üç gemi,
Yiyelim, içelim, sürelim demi.
Geminin sahibi ol Hızır Nebi,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?
Pir Sultan Abdal'ım, içtim cür'adan,
Okudum ağını, bilmem karadan.
Yeri, göğü, cüml'alemi Yaradan,
Ayrılık derdinin dermanı nedir?