Hocam
Çankaya İlkokulu Baş Öğ. Sn. Rasim Akın'a..(1968)
'Zil çaldı! ...'Hocam zil çaldı! ..İlk kez bu ses çınladı kulağımda.
İlk kez bu ses doldurdu bütün benliğimi.
'Zil çaldı! ..
Çankaya'm benim
Yuvam..
Her karış toprağını gönlümce çiğnediğim,
Donup, üşüdüğüm tiril-tiril,
Yanıp terlediğim buram-buram
Çankaya'm...
Sen vardın hocam çocuksu dünyamda.
Ömrümce bana yön verdin.
Işık oldun, hız verdin.
Dilinden düşmeyen bir ayet gibi, sık-sık
'Atatürk ölmez! ..' derdin.
Pusulayı gösterdiler, sen geldin aklıma.
'Enerji ' dediler,
'Yer çekimi' dediler, fizikten,
Hocam, inan sen oldun,
Sen oldun ilk aklıma gelen.
Kim di o? ...
Merdivenleri üçer-beşer çıkan?
Vurduğu zaman 'Yassıkafa Zeki' ye,
'Haylaz Murat'a şimşek gibi çakan?
Nesiller gelip geçsin,
Zaman her an erisin.
İnanmışım hocam, bilirim,
Sen hala yirmisekizindesin...
Görüyorum...
Yine biniyorsun o emektar motora.
Kimbilir kaç defa değişti lâstikleri,
Kaç defa patladı freni? ..
İşte yine büyüyor gözümde, yaklaşıyor.
Bu ne büyük sadakat ki hocam,
Kırıldı, parçalandı,
Halâ seni taşıyor...
Dön yine maziye, söyle.
Hatırla isimlerimizi bir-bir,
Bırak, tutma göz yaşlarını, dökülsün..
İnan ki sen ağladıkça büyüksün,
Çok büyüksün...
Girsek o mübarek ellerini öpmek için sıraya,
Bilirsin, sığmayız hocam,
Sığmayız Çankaya'ya...
Sil gözlerini artık.
Bak, kimi getirdim sana..
Evladım, oğlum..
Bu da benden sana hediye.
Yıllar önce babamın dediği gibi..
'Eti senin-kemiği benim' diye..
Durulmadın coşkun dereler gibi.
Yorulmadın, yılmadın.
Yıkıldı taşlar bir bir,
Ama sen yıkılmadın.
Yine inandığım o dudaklar
'Atatürk ölmez! ..' desin.
Bir de sen varsın hocam,
Bir de sen ölmezsin! ....
Ankara (1968)