İçlerinden geçenleri anlıyorduk, sölylemediklerini.
Yoksulsunuz, iğrençsiniz, diyorlardı,
Ne giysiniz var dolabınızda, ne iki türlü yemeğiniz, ne de Paranız,
Sevginize karnımız tok, özgürlükse özgürlük bizim için,
Sırıtmaya bile gerek duymadan arkalarını dönüyorlar Soframıza.
Oysa biz alın terimizi bölüşürüz, yağma ve harç bilmeyiz.
Tütünü öküz için icat ettik, sürerken bir cıgara içimi Dinlensin diye.
Öküz bizsek, hani soluk alacak vakit nerde!
Bu yüzden hor bakıyorlar bize, kanımızı içtiklerinden.
Bencillik en büyük bereket onlara, beylikleriyse
En büyük dolap.