Yüreğimdeki hasretleri sana anlatamam
Efkârlıyım bu gece
Sis çökmüş nefessiz hayatımın üzerine
Soluk aşklarıma ayaz vurmuş
Çıkmaz sokaklarının girdabına sokulup
Kahrolmuşum İstanbul
Sende bakire bir kadının endamını gördüm
Sırma saçlarını, mavi gözlerini sevdim
Yanıp tutuşmuştu yüreğim
Çırpınıp durdum sularında
Senin için sevmek bu kadar mı zordu?
Hayallerinde avutmak düşlerinde uyutmak
Kollarının arasına sarmak
Kuytu sokaklarında saklamak
Her gün, gün doğumu beraber uyanmak
Çok mu zordu İstanbul
Ama sen, ama sen hiç uyumazsın ki
Kor ateşlerin içinde yaktın
Yüreğimi cehennem sıcaklarına saldın
Karşılıksız bir aşkın çengeline taktın be İstanbul
Sokaklarında sarhoşum efkârlıyım bu gece
Adım, adım yürüyorum kaldırımlarında
Sanki şehrin tüm ışıkları sönmüş
Zifiri karanlıklar çökmüş üzerime
Uzattığım her el yumruk gibi inmiş yüzüme
İçimde doğum sancıları kıvranıyorum
Sensizliğe yanıyorum sokaklarında
Kaybettim seni arıyorum martı çığlıklarında
Vapur düdüklerinde, öksüz bir çocuk gibi
Hamile bir kadının karnında seni arıyorum İstanbul
Hani Orhan Veli dinliyordu ya gözleri kapalı
Boğazında çay içmek istiyordu ya insanlar
Laleler büyütüyordun ya koynunda
Kanlıca da yoğurt denizinde balık bulamıyorum İstanbul
Her gün ölü bir çocuk doğuyor gözlerimde
Sen yanıyorsun ben ağlıyorum
Damarlarımdaki kan gibi
Göz bebeklerimden akıyorsun ya İstanbul