Çoğalıyor muyum yoksa ben?
omuzumda yeni bir ben...
aynanın karşısında şöyle bir göz gezdiriken kendime, yeni bir ben... reflekslerim sağolsun -kıttır biraz da,bu duruma sevincimden-
sağ işaret parmağım parlak yüzeye doğru hamle yapıp, ovalamaya başladı..hayır, bu akis... yeni bir ben.. gülümsedim..
sanki domates tohumlarım filizlenip, büyüyorlar,çoğalıyorlar ya da saçlarım lülelene lülelene omuzlarımdan aşağıya hergün daha yol
katediyorlar..
çoğalıyorlar..
sevincim yüzüme yansıdı,aksim aynaya..sevmiştim onu...dokundum; pürüzsüz tenimde, sanki içimde büyüyen,artan duygularım isyan
edip, çıkmıştı aydınlığa..çoğalmıştım bugün,biraz daha..
zaman, haksızlık etmiyordu bana; aldıkça vermesini biliyor, gösteriyordu olgunluğumu..meyvalarımı.bunlar yılların azmi,yılların
sevgisi,yılların imzasıydı..
omuzumu sevdim,kendimi de...
hiç sevdiniz mi kendinizi?
çoğalırken günlerle, yılların imzalarını sevip, okşadınız mı gülümseyerek?
bu keyif tadılmalı..
çoğalırken ben, sevdim kendimi...