kurak ve yakıcı rüzgarların ardından,
bereketi,yağmuru müjdeleyen
sen, kadınım.
Ankara'da temmuz sıcağında
gülerek doğduğunda,
ben beş yaşımdaydım,
uzaklardaki baba ocağında.
dutlar dökülürken yerlere
altımda üç tekerli bisiklet
seni bekliyordum
altı temmuz sıcağında,
istasyon durağında,
sana hasret,
senden habersiz.
şimdi ben elli, sen kırkbeş yaşında,
ama ben yine sana sevdalı
yine sana hasret.
mutlu gününde,
verebileceğim en güzel hediye
yazdığım bu şiir,
ve ekinde sevgi dolu bir sepet.
lütfen kabul et..