Geçti 24 saat geçti'
Ellerim ayaklarım'
Heyecanla titredi'
Mübarek otobüste'
Otobüs değil...
Sanki kağnı arabası'
Yollar uzadıkça uzadı da'
Bitmek bilmedi'
Oturmaktan'
Elerim ayaklarım şişmiş'
Ama...
''.Ama sevdalım
Sana kavuşmak varya'
Şişerse şişsin'
İşte geldik garaja'
Camdan bakıyorum muavine'
Eğilmiş bagaja'
Valizleri çıkarıyor'
Pür dikkat izliyorum'
Benim valizde gitmesin'
Gümbürtüye diye'
Of''.
'''..Of
Dedim kendi kendime'
Ne beter şeymiş'
Şu sevdalılık'
Meğer ne illetmiş'
Hazırlandım'
İndim otobüsten'
Gözünü seveyim dedim'
Bu ne biçim memleket'
İzmir dedikleri'
Cennet olsa gerek'
Sordum büfeciye'
Burada nerede kalınır diye'
Abey Basma ne' ye gideceksin dedi'
Dedi ama'
Uyarısını da yaptı'
Basma ne'de sakın oteller sokağına'
Gitme'
Oraya gidersen'
Sabah'
Kalırsın don gömlek'
Eyvallah'
Allah razı olsun balam dedim'
Düştüm yollara'
Buranın otobüsleri de'
Bir garip'
Kart dedikleri bir şey var'
Bende aldım ondan'
Bindim otobüse'
Gösterdim şoföre'
Şoför dedi bana BİP'
Bir daha gösterdim'
Dedi yine BİP'
Bu da neki dedim'
Şoför dedi'
Ben kart okuyucum uyumda'
Bana gösterir durursun'
Göster şu makineye Birader'
Afalladım'
Kartı tuttum makineye BİP dedi
Tövbe tövbe dedim'
Geçtim oturdum koltuğa'
Böyleymiş'
Demek deyip'
Şaşkın ördek gibi yumuldum'
Biraz sonra'
Bir genç bindi otobüse'
Uzun saçlı'
Kulağı küpeli'
Eli kolu çanta dolu'
Hayretle baktım ona'
Hah dedim'
Bakalım nasıl geçeceksin'
Genç bindi arabaya'
Döndü poposunu'
Dayadı makineye'
Makine dedi bip'
Beni aldı bir gülmek'
Dedim bu kart dedikleri'
Ne meret'
Her yerden ötüyor demek'
İndim Basma ne'de'
Gittim bir otele'
Seninle buluşacağız ya'
Aldı beni bir titremek'
Biraz dinleneyim dedim'
Uzandım yatağa'
Bir kaktım ki'
Sabahı şerifler hayrola'