Dün gece yine,o kahreden hayalin geldi gözlerimin önüne. Gerçi sorsana var mı gittiği?
Yalnız şunu söylemeliyim ki,hiç çekmemişiniz birbirinize. Sen gitmeleri seversin,O ise göründüğünde gözüme,aklımı başımdan götürmeyi sever her zaman…
Sen ve hayalin bu kadar tersten birbirinize
Zorum neydi ki acaba
Seni sevmekte bu kadar ısrarlıydım.
Ah! Unuttum
Tabi ki hayalinin işgüzarlığı…
Gözümün önüne her geldiğinde
Kaçırmasaydım aklımı,
Benden gitmelerinde bile
Yinede yaşatır mıydım seni yüreğimde…
Dinle bak!
Şimdi belki de benden son defa duyacağın kelimelerimi çıkartıyorum yüreğimin mabedinden.
Başka bir gidişin ardından savurmuştum birer birer
Ve bana düşmüştü savurduğum yerlerden kelimelerimi toplamak teker teker…
O biliyordu çünkü,
Gitse bile
Arkasında bıraktığı hiçbir şeyi ziyan etmeyecek kadar çok sevmiştim onu.
Bundandı giderken arkasına bile bakmayışı…
Sende biliyordun
Söylemiştim sana
“Unuttuğumda geçmişimi,gözlerinde görebileceğimi geleceğimi”
Bundandı seninde giderken gözlerimin içine bile bakmayışın…
Ah siz gidenler
Her şeyi o kadar iyi bilirsiniz ki zaten…
Neyse…
Dinliyor musun beni?
Bir kez daha bir gidişe kurban ediyorum kelimelerimi.
Biliyorum bana düşecek yine her birini savurduğum yerlerden toplamak.
Gocunmam!
Çünkü onlardır beni ben yapan,
Onlardır bir kalpten diğer kalbe aşkın yolunu inşa eden.
O yüzden her bir kelimem kutsaldır benim için.
Ekmek kadar
Su kadar…
Ve bu yüzdendir,
Yerlerde savrulmuş olarak gördüğümde her birini
Toplayıp teker teker
Mabedime geri saklarım yeniden…
Ve
Düşünme sakın ikinci el kelimelerle seslendiğimi sana
Söyledim ya kutsaldır her biri benim için…
Bilirsin belki,
Zemzem suyunla yıkanan temizlenirmiş tüm kirlerinden
Gözyaşıda zemzemidir seven tüm yüreklerin
Ve ben her gidenin ardından
Gözyaşlarımla temizlerim kelimelerimi...