Ardında şimdi
Doldurulmayacak bir boşluk
Ve o boşlukta
Boğulmak üzere olan bir ben.
Herkes kalabalıkta nefes alamaz duruma gelmişken
Ben bu koca tenhalıkta
Nefes nefeseyim,
Ölümle yaşam arasında kalmış gibi
Gitmekle kalmak arasındaki
O ince çizgideyim.
Sen umarsızca
Arkanı dönüp giderken,
Ben ardından
Her gece gözlerimle
Duvarlara nakşettiğim
Hayalini silmenin peşindeyim…
Geldiğin gün
Kazındığın aklımı
Kaçırmanın hayalindeyim…
Anlayacağın o ki;
Gittiğinden beri
Geride bıraktığın izleri
Silmenin peşindeyim…
Zor mu peki tüm bunlar?
Eğer ki olsaydı bir yüreğim
Kıyamaz katlanırdım her acına.
Fakat sen giderken
Bakışlarından düşürüp
Öldürmedin mi bu yüreği?
O yüzden
Hayır!
Elbette zor değil artık…
Az kaldı zaten,
Senin gittiğin gibi
Gözümün önünden de
Yavaş yavaş gidiyor hayalin.
Bir tek gülüşün inatçı
Çıkıp gitmiyor aklımın köşesinden.
Ama kararlıyım
Ya aklımı
Ya da gülüşünü
Köşe bucak kaçıracağım kendimden.
Özetle az kaldı işte…
Nasıl ki gittiysen benden,
Geride bıraktığın her şeyi yollayacağım peşinden…
Her baktığımda
Öldüren o gözlerini
Bir zamanlar bana en yakışan
Takı olduğunu söylediğin ellerini
Ve aklımdan çıkmakta inat eden
O gülüşünü…
Velhasıl bu gece
Bende gidiyorum öldürdüğün
Yüreğimin peşinden..
Ve bil
Benimle birlikte
Sende öleceksin içimde…