Zümrüt serviler altında
Şimşekler çaktı ansızın
Ağladı bir şair ağladı dün gece
Kav kıvılcımları asılıydı kirpiklerinde
Binlerce yıldız karışmıştı gözyaşlarına
Bozulmuşluğu çürümüşlüğü
Kaldıramazdı nazenin hassas ruh
Kaldıramadı
Dayanamadı depremlere
Ne tufanlar atlatmıştı oysa
İçinden ne kuşlar göçürmüştü
Neler görmüş neler geçirmişti
Deniz dalgalı yamaçlar sarptı
Kayalar sarp kıyılar çakıltaşı doluydu
Herkes kahkaha atıyordu
Bu muydu tepesini attıran
Hangi bıkkınlık hangi bezginlik
Yetmişti artık
Hangi rüya ağır gelmişti
Hangi damla taşırmıştı
Ne kadar ertelemişti acılarını
Bilinmez taşmıştı sadece
İki satır olsun yazamaz mıydı
Yazdıkları okunmaz beğenilmez miydi
Teselli edebilir miydi kırılmışlıklarını
Romantik şarkı işleyebilir miydi içine
Konuşup dertleşe bilir miydi konu komşuyla
Anlatabilir miydi dostlarına kaygılarını
Neden hep erteledi kördüğüme çevirdi
Çözdü çözdü çözümsüzlüklere mı ulaştı
Artık bir hikayesi vardı şairin
Hüznün gözyaşları dese
Meltemlerin intikamı
Yıldızların gidişi
Şairimin türküsü
Çok mu romantik bulunurdu
Kimler ne söylerdi amannn sen de
Ne derlerse desinler bir hikaye işte
Başı sonu belli kısacık bir hikaye
Ağladı dün gece bir şair ağladı
Binlerce yıldız aktı gözlerinden
Asılı kaldı kirpiklerinde kav ışıltıları