ân ince bir gül kıvrımında
dolanıp durur ağızda
dağılır taşar âvâz âvâz
içimin dağı gülümsedi
tartılan aydınlıkta
duygu birikintileriydi
çıkan açılan sandıkta
terleyen ellerimle
güle hayrân dallar büyüttüm
yazdım, çizdim,boyadım
kuytuları hassâstı
kendime kilitlediğim kapı
geçmeyen ağrıyla
küçük geliyordu
ufalanarak
kendime bazen
ikibinyirmibir