Açlığın
Yabanıl sularında,
Soluğumun alevini sarmalayarak
Karşı durdum sesimi boğacak yılgıya.
Eski zamanların uzak seslenişi rüzgarda,
Eşkalini çizemedim adının inceliğine,
Neredesin ey uçurum dokunulmazı!
Hangi çağların gizeminde suretin?
Teneke saksılardan sarkınca fesleğen
Sokakların işgal güncesi gündüzüne
Yaşamaya çıkacağım kül suratlarına
Diretmenin dayanılmaz sevincini.