Yürek kesiği çizgilerle sarmalanmış
Gözler ölgün bakışlı, donuk
Aynadaki tanıdık yüzler solgun
Kangren acısında ağırlaşan
Gitgide yorgunlaşan yaşamlar
Soluk zehir rengi akrebin ayak izleri kazılan
Kurumuş dudakların kıyılarına,
Mâzinin acımasızlığında dağılan
Ömür tutsaklığına yoldaş
Keskin bir bıçak zaman
Rüzgâr hızında saatler
Günler kum taneleri ufaklığında,
Çöl kuraklığında yitirilmiş
Gençlikten arta kalan umut kırıklarında
Bahtsızlığa müdavim gönüller,
İsabetsiz aşklara vurgun
Ve kifayetsiz ömürde bitkin düşmüş bedenler
Delirten vurdumduymazlığında felek
Sevimsiz yalnızlığın kamburuna sıkışmış
Buruk bir kokunun çekici çağrısında
Heybede tadı yitik
Küflenen peynir gibi bir yaşanmışlık
Avuçlardan kayan bir tutam toz topağı
Ağır ağır yele karışan ve dağılmaya yüz tutan,
Kırık anılar tutmakta
Yaşamın son nefesinden,
Sonbaharda düşmemeye direnen kuru yaprağı
Güçlü kılmak olanaksız yeniden