Gittiğin şehri bıçak gibi ikiye böler deniz
Özlem mavisi kimi dalgalar, köpüklü kimi
Sağ kanatlarıyla uçarken yalnız martılar
Sol kanatların çırpması... ah, yürek çekimi...
Az gitmişliğin uz gitmişlik gibi, kezzap acısı
Bir damla acı su yerine, yalın bir söz lütfen
Ayrılık tavizsiz, karşımdaki beyoğlu savcısı
Kavuşmanın diyeti bu. Üstüme mavi kefen..
Gelirken denizle gel, dalgayla gel, köpürelim
Eksik kanatlarını ver martılara, düşmesinler
Üç günlük yokluğa, kırk günlük keyif sürelim
Gerçeği yaşarken biz, dalgalar düşlesinler...
Mustafa Erçin