Yazar mısın diye sordu,
Yalan söyledim
Yazar değilim dedim.
Oysa yazdım, bir zamanlar duvarlara
Kahrolsun diye başlayan cümleler
Ülkemi, bayrağımı seviyorum dedim
O zamanlar başka yerlere yazamadım.
Sevdamı anlatamadım
Sadece duvarlar ve bekçilerin kovaladığı sokaklar kaldı aklımda.
Yazar mısın diye sordu,
Yalan söyledim
Aslında hep O'na yazdım.
Yazdım, yazdım yine sildim
Silinmeyen kalemle yazamadım
Sevdim sevdim defalarca söyledim sevdiğimi
O zamanlar hiç ama hiç yazamadım.
Kavgamı anlatamadım
İçimde kopan fırtınalar, yaşanan onca güzellikler kaldı aklımda.
Yazar mısın diye sordu,
Yalan söyledim
Şiirlere sığamazsın dedim.
Şiirlere sığamazdı da zaten
Yazmaya devam ettim sadece bir kişiye
Sevdiğime yazdım
O zamanlar hiç ama hiç yazamadım.
Yaşamı anlatamadım
Onlarca insanı karşıma alıp seni sevdiğim kaldı aklımda.
Yazar mısın diye sordu,
Yalan söyledim
Bugün lisedeki gibi defterlerimin arasına,
Hatta kalın kalın kitapların tamamına yazdım
Yazıyorum, silip silip tekrar yazıyorum
Ülkeme yazıyorum
O zamanlar hiç ama hiç yazamadım.
Dilimi anlatamadım
Türkçe söyleyip de türkülerimi dinlediğim kaldı aklımda.
Yazar mısın diye sordu,
Yalan söyledim
Ben ki Tanrı Dağında kurulan toyda,
Bey idim, Hakan idim
Gökyüzüne uzanarak haykırdım
Gök girsin kızıl çıksın ki
O zamanlar hiç ama hiç yazamadım.
Türkümü anlatamadım
Korkut Atam ile Deli Dumrul olmak kaldı aklımda.
Yazar mısın diye sordu,
Doğruyu söyledim
Belki de ilk defa.
Sana, ülkeme, sevdiğime velhasıl yazdım
Her şeye yazdım
Ve artık kafama da kazıdım
O zamanlar hiç ama hiç yazamadım.
Bir şeyi anlatamadım
Hiçbir şeyin senin kadar olmadığı kaldı aklımda.