Bir gün Hz Ömer mu'minlerin emiri
Yanında sahabeler dinliyordu her biri
İki kişi bir gençi huzuruna getirir
Ömer onlara dönüp sohbetini bitirir
Hz.Ömer sorar, bu telaşınız nedir?
Ne istersiniz gençten, bu gürültü nicedir?
Genci sıkı sıkıya tutanlardan bir kişi
'Ya emirel mu'minin” kıtaldir bunun işi
Bu genç bizim bahçeye büyük bir taş savurdu
O taş isabet etti babamızı devirdi
Şimdi biz istiyoruz babamızın kanını
Kısası tatbik edin o da versin canını
Hz Ömer bu kez delikanlıya sorar
Doğru mu dedikleri? Diye itiraf arar.
Genç der, evet doğrudur benim elimden öldü
Fakat anlatacağım dinleyin nasıl oldu
Müsaade buyurun doğruyu anlatayım
Buranın garibiyim üç gün oldu yoldayım
Bu gün buraya vardım yorgun, aç ve uykusuz
Bir yağız atım vardı, yorgunlluktan huzursuz
Bunların bahcesinin yanına varmıştım ben
Dinlenmek istiyordum, bir mola vermiştim ben
Bir çite bağlamıştım atımı ve uyudum
Derken bir ihtiyarın bağırdığını duydum
Atım uzanıverip hurmalarından yedi
O anda uyuyordum, farkedemedim dedi
Uykudan uyanmıştım, adam taş atıyordu
Ben ayağa kalkmıştım, at yerde yatıyordu
Son gelen taş iriydi atın başına değdi
Atım orada öldü ecele boyun eğdi
Çok severdim atımı can evimden vuruldum
Aynı taşı fırlattım, sinirlendim, darıldım
İhtiyar da orada teslim etti canını
Elimde olmayarak, döktüm onun kanını
Ömer der, öldürmüşsün kısas lazım geliyor
Yüce kuran böyle der, bunu herkes biliyor
Delikanlı, hay hay der, boynum kıldan incedir
Kur'an başım üstüne, o gönlümde yücedir
Müsaade buyurun sizden bir rica sorsam
Üç gün mühlet verseniz kendi köyüme varsam
Babam ölmüş, bir küçük kız kardeşim var evde
İade etmeliyim onun hakkı var bende
Babamın parasını yanlızca ben bilirim
O talihsiz yetime gider söyler gelirim
Davacılar teklifi hemen ret eylediler
Bir giderse bir daha, döner mi söylediler
Hz Ömer ona sözün eri olursan
Mühlet verebilirim, şayet kefil bulursan
Müsaade ederim üç günde geleceksin
Unutmamalısın ki kısasla öleceksin
Bütün sahabelere genç göz atar bu kere
Sonunda karar kılar hazreti Ebu Zerre
Bana kefil olacak yalnız bu olabilir
Bu kadar yük altında ancak bu kalabilir
Huzurda bulunanlar durumu yokluyorlar
Hazreti Ebu Zer den bir cevap bekliyorlar
Hazreti Ömer sorar Ne dersin Ya Eba Zer
Sen bu delikanlıya kefil olurmusun der
Elbet kefil olurum gitsin üç günde gelsin
O zavallı yetimde emanetini alsın
Davacılar kadrini bilirdi Ebu Zerrin
Dediler gönlümüzde âlâdır senin yerin
Hazreti Ebu Zer'i iyi biliriz derler
İki davacı kardeş onu kabul ederler
Genç huzurdan ayrılır köye doğru yol alır
Sahabelerin tümü büyük merakta kalır
Genç henüz gelmemişti aradan üç gün geçti
Davacılarla kefil, mahkemede yer seçti
Bir ara davacılar dediler Ebu Zerre
Nasıl kefil olmuşsun bu gence göre göre
Resulüllah sağ iken seni çok metheylerdi
Senin faziletini babamız hep söylerdi
Ama sen kefil oldun bilmediğin birine
Biz kana kan isteriz şimdi onun yerine
Hazreti Ömer der ki adalet edeceğim
Vallahi gelmez ise seni öldüreceğim
Ebu Zerri Kifariy yok korkusu telaşı
Vallahi gelmez ise feda ederim başı
Sahabelerin hepsi apaçık ağlıyordu
Davacı olanlara yakıp yalvarıyordu
Ne olur babanızın diyetini verelim
Yeter ki evet deyin bu davayı dürelim
Asla kabul etmezler kana kan istiyorlar
Babamızın kanını satamayız diyorlar
Muhlet geçmişti artık Ebu Zer hazırlanır
Abdest almaya kalkar sahabeler sızlanır
Bu esnada uzaktan engelleri aşarak
Bir adam görünür ki yaklaşıyor koşarak
Yaklaştıkca tanırlar delikanlıdır gelen
Kısasa doğru koşan, ölmeden önce ölen
Gelir ve selam verir gözlerinde gam keder
Yolumu gözettiniz çok özür dilerim der
İnanın geç kalmayı isteyerek kalmadım
Dayılarımı köye gittiğimde bulmadım
Gidip arayıp buldum yetimi teslim ettim
Paraların yerini yavrucuğa söyledim
Şimdi ise burdayım boynum kıldan incedir
Ahde vefa etmeyen ahirette nicedir
Mecliste bulunanlar herkes hayretle baktı
Onu öldürmek değil alnını öpmek haktı
Genç der ki nedir böyle bana hayret ettiniz
Biraz geç kaldı isem gelmez mi zannettiniz
Ben bilirim mu'minler ahde vefa ederler
Sonu ölüm olsa da seve seve giderler
Bunu dedikden sonra el kaldırdı semaya
Allah'a dua etti başladı yalvarmaya
Der ki ya Rabbi benim şüphem yok imanımdan
Benim kalbimim nuru görülmez mi alnımdan
Bu sözleri duyunca ağlar hazreti Ömer
Hayretler içindedir ve sorar Ya Eba Zer
Tanırmıydın bu gençi veyahut babasını
Bunun kabilesini veya akrabasını
-Ya emirel Muminin hayır tanımıyordum
Tanımadan ben buna nasıl kefil olurdum
Bunun için sordunuz zannımca bu soruyu
Madem merak ettiniz anlatayım doğruyu
Ya Ömer herkes bilir benim kim olduğumu
Peygamberden ne gibi bir rütbe aldığımı
İşte ben bunun için kefil oldum bu gençe
Ona yok diyemezdim bana sen ol deyince
Zira dedittemezdim yok bunlarda fazilet
Mumin faziletlidir kabul edemez zillet
Hayretler içindedir o mecliste olanlar
Merhamete geldiler davada bulunanlar
Çünkü gençin imanı kalplerini fethetti
Hazreti Ebu Zerri Resulullah methetti
Davacılar dediler o Hazreti Ömere
Hayret ettik bu gençe hayranız Ebu Zerre
Vaz geçtik bu davadan bu genç ki vefakardır
İsteyerek yapmadı engin imanı vardır
Bizim için kısasın kalmadı bir nedeni
Takdirle karşılarız ahde vefa edeni