Meftun ruh tek nefeslik ıssız kent ölümlerine,
Ve meftunum ben de&
Çoban yıldızının ağır ağır infilak ettiği ulaşamasız
Gök ayalarına&Poseidon yaşlarının dolduğu.
-
Bir sen gerek bana kırık aynalarda beni sen edecek
Bir sen ki (tüm kilise güvercinleri-tüm minareler sevmeli seni)
Kuytularımda yine yaralı şiir şefkati ile ben "aşk" ından incinmeli.
Med-cezir yorgunluğu tekil saldırılarla üzerime çökerken
Ay izinsiz istimlak etme çabasında çocuk kelimelerimi.
Kaç mum yıkıldı dibini aydınlatmadan bulanık parşömenlere,
Hayalet gemilerin batık konçertolarında tahta çalgıların laneti,
Göz bebeklerinin devrildiği kaç hikaye Kaf'ta koyverdi kendini,
Söğüt dudaklarda günah naraları ile galeyan gelip alıkoyulan.
Aradım;
Merdivensiz kuyuların susuz dehlizlerinde zehirli,
Gri düşlerin ebediyetsiz ufak tebessümlerinde,
Aradım;
Uçmayı unutan dülger balığının hareketsiz gözünde,
Donuk kanatlarında yüzmeyi anımsamayan atmacanın sövgülü.
Tesadüf yahut kader diye tekrar edip durduğun o nakarat
Seçmediklerinin düşüncesinden doğan ölü bir cenin değil mi?
İstanbul eline gerçekçi eli değmemiş,
Hayal sahi hayal yerlerinden birinde,
Nakışı "Gül" kitabı çıkardı karşıma.
Nakışı "Gül" kitap,
Sayfaları dağılmış oradan oraya kağıt evler
Küller bölüşmüş tanınmayacak halde satır araları
Kör kurşunlar tenini yağmalamış ihtirasla
Yaşamak zor ya hani ölmek daha zor sanki.
Manasız manası var sandığım tüm solgun kitap rafları,
Bugün tüm önsözler siyah
Tüm dipnotlar idam mahkumu,
Uyanın hadi zamansız kitap cellatları,
Alkışlayın alkışlayın...
-
Nakışı "Ustura" idesi yaşayarak intihar bir kitap;
Nakışı "Gül" idesi aşk ile yaşamak bir kitabı sevmiş;
İkincisi göçmüş üç mürekkep duası bir kalemle ilki gömülmüş.