Çeyrek vakitlerden bir lahza bulup
Gel kurul mehabetinle gönül soframa
Aç bir bir bendeki derin sırları
Yeni bir ses olayım sessiz dünyaya
Şadırvanın su sesinde bulurum sevgileri
Vaktin asra denk olduğu demlerde olur
Yüreğimi bir mabedin eşiğine koymuşum
Mübarek ayakların hasretiyle kavrulur
Ne buldumsa O'nda buldum, ne aldımsa hep O'ndan
Bir küçük alemim ben, tutsam demirlerini
Ben ölümü kovaladım, ölüm hep kaçtı benden
Seccade yapmışım hisli mermerleri
Bir altın kaplama kılıç idi zaferler
Harp meydanında nice aşklar yitirdim
İsrafilin suruna hasret kalan bir aşık
Azraillin kabul etmediği bir beni Adem
Firak vakti değil bülbüllerin gül devri
Alem bambaşka umutların peşinde
Hazan basmış bahçeler umutlu artık
'Ebter' değil gün Kevser suresince
Minareler isyan beller asilerin geçmişinden
Diş biler sonra suni hürriyete
Yaklaşırsa 'el baki ' diyen kervanlar
Yapışacağız ebediyetin eteklerine
Ve düşerim varlığın gölgeli korkusuna
Mısır mumyaları dikilir karşıma
Beni bir mabedin güvercinleri sarar
Başlar mumyalar bilinmezlik uykusuna
GÖZLERİME YAŞ OLASIN EY MABET
MEZARIMA TAŞ OLASIN EY MABET
SON BİR AÇLIKLA GELDİM KAPINA
HURMA GİBİ AŞ OLASIN EY MABET