EYLÜL
yabani kekikle ovuyorlar günü
tuzun ve kumun çağındayız
bozkırda bir fener
denizini arıyor
göz kırparak
eylül
bir görünüyor
kapıdan sonra
kaybolup gidiyor
incir ağacının
altında büyüyor gün
düşen ilk yaprak
ilk masalı çağrıştırıyor
çocuk belleğimde kalan
güneş bencilleşiyor
saklıyor kendini
dört kardeşten
yalnızca birinin
girerken koynuna
şarkılarını rüzgarın
yazdığı av başlıyor