Mehmet Yücel - Milliyetçi Olmak Zorundayız

Milliyetçi olmak zorundayız. Bu nerden çıktı diyenler, mecbur kalarak
millyiyetçi olunmaz diyenler, dindarım diyenler, liberalim diyenler,
sosyal demokratım diyenler, sosyalist veya muhafazakar demoktaım
diyenleri duyar gibiyim. Yahu ne olursanız olun; ama milliyetçi olun
diyorum ben. Yoksa olduklarınızın hiç biri elinizde kalmaycak yakında.
Çünkü tarih ortada, yaşananlar ortada, gerçekler ortada. Ne zaman
kutuplaşma oldu ve bir noktada birleşilmedi, o zaman dağılma geldi,
zulüm geldi, acı geldi; İ her şeyi kapbetecek duruma gelindi.

Bakın dünyaya, bakın devletlere, bakın ayakta kalan sağlam devlet
yapılarına milliyetçi olmayanların hepsi ya sömürge yada bitmiş.
Ben size kafatası milliyetçisi olun demiyorum. Sınırlar içinde, bir
arada yaşadığınız insanlar ile farklı düşüncelere sahip olsanız dahi
bir noktada buluşup, birlikte hareket edeceğiniz nokta bu olsun.

Araplara bakalım, bir zamanlar kopuktular hepsi sömürge oldu. Sonra
akıllar başa geldi. Bırakın bir ülke Arap'larını tüm araplar 'Arap Birliği'
kurdular, 'zararın neresinden dönsek kardır' mantığı ile; ama bir çok
konuda iş işten geçti. Arapların en güçlü olduğu din olan İslam dini
biizimde dinimiz; ama 1. Dünya Svaşında, sömürge oldukları ülkelere
destek verip bizi arkadan vurdular. Şu anda da en önemsedikleri ortak
yapı milliyetçilik. Demek ki evrensel bir dinin çıktığı millet bile bunu değil
kavmi bir yapıyı önemseyebiliyor.

Çin'e bakalım, 1.300.000 nüfus ile dünyanın en kalabalık milleti...Komünizm
ile yönetiliyor. Güya çıkış noktası insan olan bir sistem ile yönetiliyor. Bakı-
yorsunuz başak kavimleri kabüllenmiyorlar. Çin'de Doğu Türkistan demek
yasak. Uygur Türk'lerini asimle etmek için yapmadıkları kalmadı. Düşünün ki
bu kadar kalabalık nüfusa sahip bir millet bile nüfus olarak çok daha küçük,
başka bir millete tahammül edemiyor. Üstelik Uygur Türk'leri 1949 a kadar
bağımsız bir devlete sahip olduklrı halde. Çin alfabesi bütün çinlilerin ortak
alfabesidir. Kuzey Çİn'de yaşayn bir Çin'li ile Güney Çin' li konuşma dilinde
asla bir birini anlamzalar; alfabe herkesin ortak dili haline getirilmiş. Ekono- mi Dünya'nın bir numaralı ekonomisi olmak üzere, kalkınmda bir numara,
istikrarda bir numara; o kadar büyük nüfusa sahip olmasına rağmen Çin,
içinde bizim gibi toplusal kutuplaşma, zıtlaşma, provakasyon asla olmamış-
tır ve kıt kaynaklara rağmen Milliyeçilikleri sayesinde topralandılar.

Rusya'ya gelirsek, tarhini uzun uzun anlatmayacağım; çünkü bu milletin
geçmişi ile şu andaki durumunu bilmeyeniniz nerdeyse yoktur. 1989 yılı
itibarı ile SSCB dağılmış, piyasa ekonomisine geçilmiş, bu kadar süre içinde
toparlanmış, kabettiği süper güce tekrar kavuşmuştur. Bu oldukça başarılı
durumunu neye borçlu olduğunu görmemek için kör olmak gerek. Putin'in
Milliyetçi yönetimi ve vatanseverliği sayesinde Rusya yıkılmaktan kurtulup
şahlanmıştır. Ne komünist yönetim ne din değil Rusya'yı şahlandıran; sadece
ve sadece milli bakış, milli duruş ve milliyetçi samimiyettir.

Bu örnekleri çok uzatırım ve bir çok Ülke ve Millet örneği verebilirim. Uzat-
mamak için bir kaç örnek verdim. Bizde ya Milliyetçilik dışlanır yada laf olsun
torba dolsun milliyetçiliği yapılır. Bizim kötü gidişimize dur diyecek yegane
çözüm samimi milliyetçiliktir. Bu yüzden ne durumda olursanız olun,çok fakir
dahi olsanız, bundan kurtluşun milliyetçilikte olduğunu unutmayın. Yoksul olan
devlete düşman oluyor. Zengin olan kapitalist liberal, dindar olan şeritaçı oluyor.
Böyle olunca da gerçek milliyetçi sayısı oldukça az oluyor, develetin kalkınması
engellenip, emperyalistlerin oyuncağı yapılıyor.

Bu vatan benimdir acısı ile tatlısı ile.
Ben bu topraklarda doğdum, burda büyüdüm.
Ne yoksulluk, ne yalnızlık koparabilir vatan sevgisinden.
Ne yaptık ki, bu bayrak için bu vatan için.
Milyonların can verdiği bu toprak için ne yaptık ki.
Darılmak yok, küsmek yok, sarılmak var ay yıldızlı bayrağa.
Ağlamak var hüngür hüngür.
Daha dün umutlarımı yitirmekten o bayrak sayesinde kurtuldum.
Sevgili yerine sarıldım, öptüm, kokladım.