Her yanı yol etmiş talih denen şey.
Küsmüş müdür nedir bize hiç gelmez.
Ne günler yaşadık hey gidi hey hey.
Yokuşu bırakıp düze hiç gelmez.
Sen beni ararken ben sensiz kalan.
Sevda dedikleri yalanmış yalan.
Huzur denen kahbe nerdesin ulan.
Ne sözlerim varda söze hiç gelmez.
Vur diyen kardeştir öldür diyenle.
Aç kalan ahbapmış haram yiyenle.
Dedim bir kez olsun beni de dinle.
Özü bozuk olan öze hiç gelmez.
Şerefsiz şerefin can yoldaşımış.
Sel olup akanlar şeref yaşımış.
Umut bizi bataklığa taşımış.
Görünür olsa da göze hiç gelmez.
Bakan için, güzel imiş manzara.
Pembe görmek moda oldu bu ara.
Gözleri morarmış, bahtı kap kara.
Sabreder zavallı, teze hiç gelmez.
Daha dün büyüktün neden küçüksün.
Deprem de olmadı; ama göçüksün.
Avrupalı iken çekilmez yüksün.
Pasaportun varken vize hiç gelmez.
Tohum çürüyünce başak olmuyor.
Çeşmeler kurumuş bakraç dolmuyor.
Hırsız öz evinden bir şey çalmıyor.
Özünü koruyan dize hiç gelmez.
Bu toprak belalı her gelen konar.
Bin yıldır konanın kanadı yanar.
Yücel efkar ile tarihi anar.
Rakılar sofrada meze hiç gelmez.