saçları ağarmış adamın
kar yağmış
eriyesi değil
bir daha gelmez ki ilkbahar
dişleri de yerle bir
rüzgarsız
saçları ağarmış adamın
kırağı düşmüş başına
seher vakti de değil
ne mümkün
beli de eğilmiş adamın
boynu eğilmemiş ya
saçları ağarmış adamın
o kadar söyledim
boyama şunları
ne olacaksa olsun
gözleri de pek görmüyor da
olsun
yüreği görüyor ya
saçları ağarmış adamın
uzaktan örtüye benziyor güneş vurdukça
bu beyaz saçlı adamı unutmayacak dünya durdukça
o beyaz saçlı adam
yaşanılası bir dünya bırakmak için
çırpındı
çırpındı
saçları erken ağardı
dizleri hiç yorulmadı