ağlamak istiyorum
rüya değil bu gördüklerim
tozlu bir yol kıran kırana koşan atlar
savuralacak gibiyim
güneşte bir yandan kavuruyor
ne toz duruyor ne atlar duruyor
bu yolda neler oluyor
atların nallarından çıkan kıvılcımlar
başakları yakacak neredeyse
göz yaşlarımla sulayasım var
sevgili dediğin fedakar olmalı ya
bir mendil bile vermemiş
o kadar da söyledim ağlamak istiyorum
ellerim kanlıdır benim
bir kurşun attılar
sesini duymuşken
kapadım ellerimi yüzüme
kemiğe gelmese çıkaracaktı sol gözümü
inanmadılar kurşun olduğuna
yalandan yapıyorum sandılar
kanlı dediler
çıkmayan gözüm küstü ağlamaya
ama ben ağlamak istiyorum
ağlamak istiyorum
işçilik etmişim bunca sene
darılmışım
kırılmışım
yılanlara sarılmışım
hakkımı vermemişler
dövüşenleri de bir bilsen
benimle çalışanlar
sütü bozuklar
nankörler
aynı yollardan geçtik geldik
aynı havayı soluduk
yapılır mı lan
insan olmak zorr mu bu kadar
hele bir gün ışısın giderim nasılsa
bakmayın siz benim ellerim kanlı olduğuna
bakmayın yaralandığıma
sargısız melhemsiz kalmış olabilirim
sevdasız da kalmış olabilirim
ben dönmem yolumdan
ne olursa olun
bu yüzden ağlamak istiyorumya
yoksa durduk yerde niye göz yaşı dökeyim
ağlamak istiyorum
bir anlayan olur elbet gözyaşlarımı
mendil getirir
yada gözyaşı şişesi
elleri ile silse de olur
of ulan of
göz yaşlarımı silen hayal ediyorum
dünya bu işte
canın isterse yaşa.