Mehmet Soysal - Yeni Evim

Bir pazar yeni bir eve tasindim.
Tiyatro guzeli bir bayan acti kapiyi,
Sari sacli guler yuzlu ve Istanbul kokulu...
Buyur dedi buyur gec iceri...
Biraz heyacan ve yeni gelmislik korkusu
Birer birer ciktim basamaklarini
Hos geldin dedi Mavi Gozlu bir bayan,
Hos geldin yeni evine,
Hos geldin genc insan...

Bir bayan tanidim adi Samsunlu,
Belki de Kars Posoflu
Yuzlerin de gulucuk,
Kalplerin de Anadolu,
Ve radyolar Taksim fm caliyor du...

Bir bayan yaklasti yanima.
Adi Nazlican.
Bakislarin da hayat vardi,
Kirpiklerin de bin can,
Mis gibi Antep kokuyordu saclari,
Ve yureginde sevgi kocaman...

O gun ruzgar Egeden esiyordu,
Yuregi masum bir ceylan,
Gonulleri kor eden volkan,
Alninda umut yaziyor du,
O umudun Adi Reyhan..

Sonra bir Ay dogdu pencereden.
Saclari kivrim kivrim,
Aydinliga giden bir yol,
Sozleri tatli,
Her kelimesi yudum yudum Umman,
Ahh o yaramaz kiz yokmu o Suzan...

O ki Karadenizde buyuk dalga,
Doguda icli bir turku,Gonuller de sarki,
Firatin akmasi,Yesilirmakin sesi,
O ki Yaradanin yeni mucizesi,
Saclari basak bugday rengi teni,
Gonuller de hala Yesimin son busesi...

Bir adam yaklasti yanima,
O da benim gibi zamanin da;
Anadolunun bagrindan kopup gelmis.
Cok sonradan ogredim meslegi muhendis,
Sigaraya karsi ama;
Yudum yudum siir icermis...

Sonra bir adam daha yaklasti,
Esmer uzun boylu,
Saclari komur karasi,birazda babacan
Ve uzatti ellerini, Dokuldu dilinden iki kelime
Merhaba...

Boyle basladi bu sehirdeki ilk macera
Sonra zaman gecti ve insanlar tanidim,
Sabahlari Ahmed Arif,
Oglen vakti Necip Fazil,
Geceleri Nazim Hikmet uyudum...
Icim de bitmek bilmeyen kelimeler,
Dilim de eskimeyen bir sarkim vardi.
Ahh Sevinc Hocam;
Mustafa bu pazar yine gec kaldi...

Disarda Gunes var ve kuslarin sesi,
Aysenin yanagin da gizli iki gamzesi,
Gozleri gurbet yarasi,
Gozleri yagmur tanesi.
Bu hayat yasanir,bu sehir guzel,
Bahar her sabah bir baska guzel...

Ah gulum Aygulum,
Gurbet elde bitmeyen turkum.
Harcadim yollarin da tukendi omrum,
Sen bana aldirma.
Hayat guzel yine de gulsun Yuzun...

Adnan ustam sen susma soyle
Nedir bu yuzunde ki solgunluk
Omuzlarinda ki bu gizli yuk nedir
Guldur artik yuzunu sok icinde ki yarayi
Bu sehir seninle baska guzeldir...

Cal Bulent ustam vur gitarin teline.
Kapatip gozlerimizi dinleyelim.
Dunyada icinden deniz gecen tek yer,
Istanbul olsa da;
Biz bugun Veyseli,Pir Sultani dinleyelim..
Sen cal Bulent ustam,
Sana anlatacak bir hikayem var
Benim dudaklarim catlak,
Ellerim yara,
Sen yine de aldirma
Bugun soyleyecek cok seyim var..

Ve ben bir pazar yeni bir eve tasindim.
Tiyatro guzeli bir bayan acti kapiyi,
Sari sacli guler yuzlu ve Istanbul kokulu...
Buyur dedi buyur gec iceri...
Biraz heyacan ve yeni gelmislik korkusu
Birer birer ciktim basamaklarini
Hos geldin dedi Mavi Gozlu bir bayan,
Hos geldin yeni evine,
Hos geldin genc insan...
Ve iste benim yeni Dunyam....