Bugün hayatın esintileri içinde dolaştım
Yağmur yağıyordu, havada puslar durgunlaştım
Kalbimin derinlikleri, aklımla çatışkın
Gözümü, gönlümü açacakları geride bıraktım
Geçenlerde milli gelirden söz ediyordu birileri
Sordum, neler giriyor milli gelire, nedir gelirleri?
Oradan buradan söz etti, gerçeklerden etmedi
Gerçeklerse insanı tedirgin edecek şeylerdi
Hani merak eder dururdum hep, milli geliri
İçinde ne kadar rüşvet, uyuşturucu, fuhuş var, nedir girdisi?
Rüşvet kapıları sonuna kadar açık, yasak olsa da
Kumar fuhuş açık ara, yasak değiller nasılsa
Serbest, özgür yaşam kaygısında, insan rahatsa
Bir al beşe sat, olmazsa, beş ver bire sat, sorgusuzlukta
Hiç merak ettiniz mi?
Fuhşun payı kaçtır milli gelir içinde?
Hiç merak ettiniz mi?
Rüşvetin payı kaçtır milli gelir içinde?
Hiç merak ettiniz mi?
Uyuşturucunun, hırsızlıkların, kumarın payı kaçtır milli gelir içinde?
Yoksa sorgulanamaz mı bunlar çeteler kuralında
Sorgulayıp, sorulara cevap verebilecek var mı yasalarda?
Milli gelir kaç lira düşer kavgasında
Birileri yüksek tutuyor nasılsa
Birileri indiriyor gayya kuyusuna
Aslında işin sırrı, gelir hesabına sokulmayanların arkasında
'Benim memurum işini bilir” diyen siyasetçilerin etiğinde
'Devletin malı deniz, yemeyen domuz” atasözü eşliğinde
Devlet eliyle 'kumar” oynatımlarının serbestliğinde
Fuhuş, kumar, uyuşturucu gelirlerinin gizliliğinde
Milli geliri bulmak zor mudur hesapta?
Soruları sorabilmek mümkün, hayat içindeki korkuda
Kömür yanan sobanın içinden çıkan dumanla zehirlenen insanlar var
Onlar milli gelirden payını almış mıdır diye, hiçbir zaman sormayanlar var
Akla, insafa, vicdana, siyasete, ideale, medyaya, inanmayanlar var
Bir aktristin frikik verdiği bacağında özgürlüğünü arayan medya
Kendine ait haberlere özel hayat diyen, başkalarının hayatına burnunu sokan medya
Gereksiz siyasi olayları sürekli diline dolayarak kafaları dumura uğratan medya
Milli gelirin payından ne kadar pay alıyordur acaba?
Sorgular uçuşur deli rüzgârın fısıltılarında
Geçenlerde lüks bir otelin yemek salonundan aşağılara baktım
Arka sokaklarında küçücük evler vardı, kirli, loş, aklımı orada bıraktım
Karanlıkta ışıklar vardı, ışıl ışıl, zenginliği nereden aldığı bilinmez
Karanlıkta fakirler vardı, haklarını kimler çaldı, ne zaman çaldı bilinmez
Sazlı sözlü müzikler eşliğinde türküler söylenirken
Çeşitli mezelerle süslenmiş sarhoş masalarda çağdaşlıktan söz edilirken
Ağzından gelişmişlik, çağdaşlık düşmeyen nutuklar atılırken
Burjuva yaşamında, bir eli yağda, bir eli balda olanlar sefa sürerken
Çocuklarını Amerikalarda, Avrupalarda okuturken,
Zenginlik içindeyken fakirlik edebiyatı yaparlarken
Çelişkiler içinde solcular zenginliğin, kompradorluğun sınırlarını zorlarken
Fakirler gözünü yükseklere dikmiş, binaların gölgelerinde şükür çekerken
Gökyüzünde ay gülümsemeyi bırakmış, bulutların ardına çekilmişti
Duygularım rüzgâr eşliğinde, oraya buraya savrulurken delirmişti
Kızım sıcak çayı elime tutuşturdu
Parmaklarım gezgin hayallerimi mısralarla buluşturdu