İnatla ısrarlısın
vermemeye bana sevgini,
anlayamadığın bir şey ise
bilmiyorsun bu aşkın rengini.
Sence ne renktir
bu umutsuz aşkımız.
Kızıl desek yakar,
Mavidir desek
derya olur taşar,
pembedir desek
sadece hayalle yaşar.
Sen söyle rengini,
söyleyemiyorsun.
Neden mi?
Arıyorsun dengini.
Matematikte bile
eşitlik yoktur denkliklerde.
Sevgi de ise,
aranmalıdır derinliklerde.
İşte o derinliklerin,
bir yerlerindedir mutlaka,
arayıp ta bulamadığın,
gerçek sevgilerin.
Yaslan arkana bir an,
kapatıp ta gözlerini.
düşün, düşün, düşün.
Hiç kalkmadan yerinden,
düşün, düşün, düşün,
düşün ama derinden.
Gününü değil,
geçmişi ise hiç değil.
Sadece ama sadece,
geleceği düşün.
Düşün, düşün ama
pembe değil
hayallerin yıkılır.
Çünkü rüyadasın
pembe düşünme,
hüsrana uğrarsın.
Düşün, düşün ama
kızıl değil.
Önceleri sıcak gelir
aldanıp kanarsın.
Sonraları kor olur,
tutuşup ta yanarsın.
Düşün. düşün ama
mavi düşün.
Denizler kadar engin.
Düşün gökyüzü gibi,
Dünyayı saracak kadar
uçsuz bucaksız ve de zengin.
Düşün bütün bunları
bakmadan
ne yaşıma
ne de ağaran saçıma
Sadece dinle
derinliklerden çıkardığın
kalbinin sesini dinle.
Gerçek sevgi o sestedir
Senin gerçekleşmez sandığın.
Şimdi aç gözlerini
ve yerinden doğrul.
Bir daha düşün,
gerçek sevenlerini.
Seç içlerinden birini,
yanılmadan en gerçeğini.
Şimdi ayağa kalk
oturduğun yerinden.
Durma koş gel bana
bir tek ben anlarım
senin sevginin dilinden.
Haydi durma koştur
kollarımı açmış
seni bekliyorum.
Gel yanağıma
bir öpücük kondur.
İşte o an
beklediğin mutlu sondur.