kahverenginin derisi soyulurdu
sokulurdu mutedil bir gülümsemeyle romans
şairler aşkı bir günde uyur buldular
kalıntılar arasında kurşunlanan ordu
ben yalnızca, hüzünden bir pardösü, istedim
kim bilir yalnızlık bitince artık ne başlayacak
ve kim bilir en büyük sevdalar kimler içindi
ve biz ki dünyanın tetikleri,
bir yer vardı bir yer vardı şimdi hatırlayamadığım
hani, insanların cümbür cemaat gelip
ölümle alay ederek tek başlarına gittikleri!
bir cinnet yaşanır da
ardında ılık bir orgazm bırakır ya,
orda etini, sütünü, rengini aşarak
uzar uzaklaşır büyür junior sardunya!
oysa ben oyuncaklarıma acıyı çoktan öğrettim
anlattım onlara, hesse'in romantik ölü gençlerini
ben oyuncaklarımı hiç öpmedim
hep onlar sarıldılar bana...kim bilir
yalnızlık bitince artık ne başlayacak
kim bilir neyi tanımlayacak hiskara'mızın örttüğü gece
ölüm! öyle uygun gördü
uydumuz olan şeytan
onu kerhaneye götürmedik diye bize küstü!